Eski Mobilya Ne Denir? Kültürün Sessiz Tanıkları Üzerine Antropolojik Bir Yolculuk Giriş: Bir Antropoloğun Merakıyla Başlamak Bir antropolog olarak her nesneye bir soru yöneltirim: “Sen kimsin ve hangi hikâyeyi taşıyorsun?” Eski mobilyalar da bu sorunun en derin cevaplarını içinde saklar. Onlar yalnızca ahşap, kumaş ya da metal değildir; kültürel kimliklerin, ritüellerin ve toplumsal hafızanın sessiz taşıyıcılarıdır. Eski bir sandalyeye dokunduğunuzda, yalnızca bir eşyaya değil, aynı zamanda bir zamana, bir topluluğa ve bir yaşam biçimine dokunursunuz. Antropoloji bize öğretir ki, hiçbir eşya yalnız değildir. Her biri bir kültürün, bir toplumsal düzenin ve bir sembolik anlamın parçasıdır. Bu bağlamda “eski mobilya” yalnızca…
Yorum BırakKoleksiyon ve Hikaye Yazılar
Cünüp Olduktan Sonra Ne Zaman Yıkanmalı? Tarihsel Arka Plan, Güncel Tartışmalar ve Gündelik Hayat “Ne zaman yıkanmalı?” sorusu ilk bakışta kişisel hijyen tercihi gibi görünse de, İslam toplumlarında cünüplük (janâbet) kavramı üzerinden şekillenen daha geniş bir ritüel temizlik ufkuna açılır. Bu ufuk, bir yandan kutsal ile gündeliğin sınırlarını çizerken, diğer yandan modern zamanların hızına, yoğun mesaiye, kentli yaşamın akışına uyum sağlama çabasını da görünür kılar. Dolayısıyla “zaman” sadece kronolojik değil; dini yükümlülük, toplumsal ritim ve bireysel konfor arasında yapılan bir müzakeredir. Tarihsel Çerçeve: Metinlerde Zamanın Gölgeleri İslam’ın erken dönem kaynakları, cünüplük hâlinin namaza yaklaşmadan önce giderilmesini açıkça vurgular: Kur’an’da namaza…
Yorum BırakCemal Kamacı, 1 Ekim 1972’de İstanbul Ali Sami Yen’de Fransız Roger Zami’yi puanla yenerek Avrupa (EBU) süper hafif sıklet şampiyonu oldu; unvanı 31 Ekim 1975’te Köln’de İspanyol José Ramón Gómez Fouz’u mağlup ederek yeniden aldı. ([Vikipedi][1]) Cemal Kamacı Ne Zaman Şampiyon Oldu? Unutulan Bir Tarihin Hesabı Sert konuşacağım: Türkiye’nin spor hafızası seçici. Efsaneleri seviyoruz ama tarihlerini, rakamlarını, bağlamını çoğu zaman yanlış hatırlıyoruz. Cemal Kamacı’nın şampiyonluk tarihi de bunun net bir örneği. İnternette 1973 diye yazanları görüp geçmek kolay; oysa arşiv, liste ve kayıtlar başka bir şey söylüyor: tarih 1 Ekim 1972. Ve dahası var: 31 Ekim 1975’te o kemer bir…
Yorum Bırak4 Yıllık Grafik Tasarım Yetenek Sınavı Var mı? Ekonomik Perspektiften Yaratıcılığın Bedeli Bir ekonomist, dünyayı yalnızca rakamlarla değil, seçimlerin ardındaki mantıkla da okur. Her karar, bir fırsat maliyetini beraberinde getirir; her tercih, başka bir alternatifin elden kaçması anlamına gelir. Grafik tasarım eğitimi de bu açıdan ilginç bir örnektir. Sınırlı kaynaklara —zaman, emek, para— sahip bir birey, gelecekte yaratıcı bir mesleğe adım atmak için bugünden yatırım yapar. Ancak bu yatırımın yolu, çoğu zaman “4 yıllık grafik tasarım yetenek sınavı var mı?” sorusuyla başlar. Bu soru, yalnızca bir eğitim sürecine değil, aynı zamanda emek piyasasının işleyişine, bireysel tercihlerin ekonomik anlamına ve toplumsal…
Yorum Bırak20 Tonluk Vinç Ne Kadar? Geleceğin Yükünü Taşıyan Cevabın Peşinde Bazen sıradan görünen bir soru, aslında geleceğe açılan büyük bir pencere olabilir. “20 tonluk vinç ne kadar?” tam da bu türden bir soru. Evet, bugün bu sorunun yanıtı bir fiyat listesinde yazıyor olabilir ama gelecekte bu sorunun arkasında teknolojik devrimler, sürdürülebilir şehirler, iş gücü dönüşümleri ve hatta toplumun çalışma biçimini değiştiren yenilikler olabilir. Gelin, bu sorunun bugünden geleceğe uzanan anlamını birlikte keşfedelim. Bugünün Gerçeği: 20 Tonluk Vinç Fiyatları Nerede? Şu anda 20 tonluk bir mobil veya sabit vinç, marka, model, üretim yılı ve teknolojik donanımlarına göre değişmekle birlikte 1.500.000 TL…
Yorum BırakKaşıntı Olmak Ne Demek? Tarihsel Bir Bakış Geçmişi Anlamak, Bugünü Kavramak: Bir Tarihçinin Gözünden Tarih, her zaman geçmişin sadece olaylar zinciri olmadığını, insanların duygularını, düşüncelerini ve bedensel deneyimlerini de içinde barındıran bir aynadır. Tarihçi olarak, her olayın ardında bir insan hikâyesi olduğunu unutmam. Bugünü anlamak için geçmişe bakmak, toplumsal dönüşümleri ve kırılma noktalarını doğru kavrayabilmek için geçmişin izlerini takip etmek gerek. Bedenimizin verdiği tepkiler, zaman içinde kültürel ve toplumsal değişimlerle nasıl şekillendi? Bir hastalığın, bir kaşıntının, ya da bir rahatsızlığın toplumsal bir anlam taşıması nasıl bir tarihsel süreçten geçti? İşte tam da bu sorular üzerinden kaşıntının tarihsel yolculuğuna çıkacağız. Kaşıntı…
Yorum BırakGıcırdamak Ne Demek? Psikolojik Bir Analiz Giriş: İnsan Davranışlarını Anlama Arzusu Bir psikolog olarak insan davranışlarını anlamak, her zaman beni meraklandırmıştır. İnsanlar, çoğu zaman dış dünyayı içsel tepkileriyle yansıtır ve bu tepkiler bazen anlam yüklü olabiliyor. Bugün, çoğumuzun zaman zaman duyduğu, belki de farkında bile olmadığı, ancak anlamını merak ettiğimiz bir durumu ele alacağım: Gıcırdamak. Bu kelimenin, Türk Dil Kurumu’na (TDK) göre anlamı oldukça basit: “Sürtünmeden dolayı çıkıp devamlıca duyulan yüksek ses”. Fakat, gıcırdamak yalnızca fiziksel bir ses olmanın ötesinde, psikolojik bir anlam taşır mı? Bu yazıda, gıcırdamanın psikolojik boyutlarını, bilişsel, duygusal ve sosyal psikoloji açılarından analiz edeceğim. Gıcırdamak: Sadece…
Yorum BırakTarihin Derinliklerinden Dijital Çağa: Gömülü Yazılımcıların Hikâyesi Bir tarihçi olarak geçmişi anlamaya çalışırken, bugünün teknolojik dünyasında atılan her adım bana geçmişin yankılarını hatırlatır. İnsanlık tarihinin her döneminde, araçlarını geliştiren toplumlar bir sonraki çağa yön vermiştir. Tekerlek, matbaa, buhar makinesi… Hepsi bir devrimdi. Günümüzde ise bu devrimlerin sessiz kahramanları gömülü yazılımcılardır. Onlar, makinelerin içine yerleşmiş görünmez bir zekâyı inşa eder; tarih boyunca insanlığın mekanik gücünü dijital akılla buluşturan yeni bir dönüşümün temsilcileridir. Gömülü Sistemlerin Kökleri: Sanayi Devriminden Dijital Çağa Her teknolojik sıçrama, toplumsal bir dönüşümü beraberinde getirir. Gömülü sistemlerin tarihi, 20. yüzyılın ortalarına, bilgisayarların küçülmeye başladığı döneme uzanır. İlk mikrodenetleyicilerin geliştirildiği…
Yorum BırakHanbelî Mezhebinin İmamı Kimdir? Bilimsel Merakla Tarihin Derinliklerine Yolculuk Bilimsel merak, sadece laboratuvar tüpleriyle, mikroskoplarla sınırlı değildir. Bazen bir mezhebin doğuşu, bir toplumun düşünme biçimini incelemenin en iyi laboratuvarı olabilir. Bugün “Hanbelî mezhebinin imamı kimdir?” sorusuna yanıt ararken, sadece bir ismi değil; bir düşünce sistemini, bir zihinsel devrimi anlamaya çalışacağız. Çünkü tarih, yalnızca olayların değil, fikirlerin de deney sahasıdır. Hanbelî Mezhebinin İmamı Kimdir? Kısa ve net cevapla başlayalım: Hanbelî mezhebinin imamı, Ahmed bin Hanbel’dir. Fakat bu isim, sadece “bir mezhep kurucusu” olarak anılmamalıdır. O, 9. yüzyılda Abbâsî döneminde yaşamış, akıl ile vahiy arasındaki denge tartışmalarında dinin özgün sesini korumak için…
Yorum BırakGocuk Ne Demek, Hangi Dil? Tarihsel Bir Yolculuk Bir tarihçi olarak geçmişin izlerini sürmek, kelimelerin hayatımıza kattığı anlamları kavramak, yalnızca dilbilimsel bir uğraş değil; aynı zamanda kültürün, toplumsal değişimlerin ve kırılma noktalarının aynasıdır. “Gocuk” kelimesi de bu aynalardan biridir. İlk bakışta basit bir giyim unsuru gibi görünse de, aslında yüzyıllar boyunca değişen toplumsal yaşamı, ekonomik koşulları ve kültürel aktarımı yansıtır. “Gocuk” Kelimesinin Kökeni Gocuk, Türkçe kökenli bir kelimedir. Eski Türkçede kullanılan “göçük” veya “koçuk” sözcüklerinden türediği düşünülür. Anlam olarak kürk ya da post ile kaplı kalın, kısa dış giyim parçasını ifade eder. Çoğu zaman çocuklara giydirilen, soğuktan koruyan bu giysi,…
Yorum Bırak